Page 8 - 0107DOART SANAT DERGİ (2)
P. 8
DOART SANAT VE Temmuz 2020
EDEBİYAT DERGİSİ Sayı:Bir
Yıl:1
Üçüncüsü ise daha önce bahsetmiştim atölyeye hep ünlü
sanatçılar gelirdi ve bu da o atölyenin çok benzersiz bir yer
olmasını sağlardı çünkü o kadar ün yapmış ismi bir arada görüp,
tanışamazdı bir öğrenci.
Peki hocam siz nasıl oldu da Bedri Rahmi atölyesini seçtiniz?
Lisede bir hocam hep Bedri Rahmi atölyesini anlatırdı ve ben
daha lisedeyken orayı seçmiştim.
Neden İstanbul resimleri?
8
Açıkçası istanbulu çok iyi tanımadan önce yapmıyordum.
Çocukken mesela, kendi yaşadığım çevreden renkli çini mürekkebiyle
ve harita uçlarıyla renkli çizgilerle resim yapıyordum. Yani bu teknik çogu
kimsenin hatta herkesin yaptığı bir şeydi şimdi bile öyle. Aslında çizgi ile resim
yapmanın 20. yüzyılın sanatçıya getirdiği bir özgürlük olduğunu da akademiye girdiğimde
öğrendim. Yani Aslında Erken Üsluplaşma oldu ve ben 1952’de ortaokuldayken tarzımı buldum.
Hep birşeyler çizdim İstanbul’dan önce en son Anadolu kasabaları çizdim. Sonrasındaysa
İstanbul’u çizdim.
Peki hocam istanbul artık o eski istanbul degil, bununla ilgili ne söylemek istersiniz?
Evet şimdi artık İstanbul o eski istanbul değil ve gökdelenlerin arasında kaldı, tabi ben de onu
biraz ironik bir şekilde eleştirisel bir boyutta anlatan resimler de yapıyorum ama bir yerde de
İstanbul, kentler tarihinde tüm dünyada öyle bir yerde ki her nekadar bozulmaya çalışsa da
bozulmayan yönleri daha uzun zamanlar insanları etkileyecektir.
Devrim hocam biraz bize tekniklerinizi anlatırsanız seviniriz?
Belli teknikler zaten eğitim süresinde öğretiliyor, serigrafi ve gravur de bu tekniklerden ve zaten
çoğu sanatçı da bu teknikleri kullanmış.
Bence gravur ve serigrafi sanatın Demokratikleşmesi çünkü sanatın temel amaçlarından biri