Page 7 - 0107DOART SANAT DERGİ (2)
P. 7
DOART SANAT VE Temmuz 2020
EDEBİYAT DERGİSİ Sayı:Bir
Yıl:1
7 7
Sanatçılar eskiden birbirine çok destek olurdu, şimdi öyle değil, bunu nasıl anlatısınız Devrim
hocam?
Lisede okurken “Varlık Dergisi” diye bir dergi vardı, bazı sergileri duyururdu ve rahmetli Zair
Güven sanat yazıları yazardı, biz de lisede küçük siyahbeyazlar yollardık o dergiye resimlerimiz
çıkınca da çok mutlu oluyorduk. O derginin şehre geleceği günü beklerdik. Demek istediğim sanat
ile ilgili her şey kısıtlıydı.
Biz akademide öğrenciyken Bedri Rahmi Eyüboğlu çok ünlüydü, onun atölyesinde çalıştığımızda
hep ünlü sanatçılar gelirdi, bizi onlarla tanıştırırdı. Daha sonra ben de bu geleneği sürdürdüm ve
öğrencilerimi gelen sanatçılarla tanıştırdım. Yani esasında bu gelenek diğer dallardaki sanatçılarla
tanışma sebebidir.
Akademinin ilk asistanlarından biriyim . Öğrenci olarak akademiye girdiğimde çok ünlü (Hikmet
Onat, Bedri Rahmi, Nurullah Berk vs.) Gibi kuşağı tanıma fırsatım oldu.
Aslında ben 5 kuşağı birarada gördüm.
Devrim hocam Bedri Rahmi atölyesinin sihri neydi? Neden bu kadar ünlüydü?
Bu atölyenin tarihine baktığımızda birçok ünlü sanatçının bu atölyeden çıktığını görüyoruz. Ben
hem Bedri Rahmi öğrencisi, hem de asistanı ve daha sonra beraber hocalık yapmış ve onu
gözlemlemiş biri olarak, birincisi akademideki sistemde öğrenci şöyleydi; öğrenci ilk sene galeride
okurdu sonra atölyeye geçerdi ve hocasını kendi seçerdi. Yani sanatın gizemini atölyede öğrenirdi
(ki bence çok doğru bir sistem). Böylece öğrencinin bütün sanatçı kişiliği belirlenirdi.
İkincisi Bedri Rahmi çok neşeli ve coşkuluydu ve şair yanıyla bizi eğitirdi, hiç monoton ders
yapmazdık. Sanatı hayatın içinden öğretirdi.